UMUT

Canı sıkılmıştı yine, aklı karışmıştı ve içindeki o mutsuz ses konuşuyordu. Sürekli neyin sorun olduğunu, neyin düzelmeyeceğini ve neyin değişmeyeceğini anlatıp duruyordu. Kendini daha da bitkin hissediyordu. iyi gelir diye kendini sokağa atmıştı, hızlı hızlı yürüyordu. Tek yapabildiği buydu. Başını kaldırıp gökyüzüne baktı o da can sıkıcıydı, bulutlar kaplamıştı gökyüzünü "ne iç karatıcı bir hava" diye iç geçirdi. Oysa güneş tam da başının üstündeydi; sadece o an önünde bulutlar vardı. "Hey ben buradayım'' diye bağırıyordu umut ama duyan, gören yoktu.

Kadın, iyi gelir diye kuaföre gitti. Beklerken yan koltukta oturan şen şakrak kadın dikkatini çekti. Cıvıl cıvıldı, gözlerinin içi gülüyordu. Yine içinden konuştu "keşke ben de öyle mutlu, enerjik olabilseydim" dedi. O bitmez tükenmez keşke'lerinden birini sıralamıştı yine. Sonra saçlarını yaptırdı ama pek bir şey değişmedi; çünkü aynada kendine acıyan gözlerle bakıyordu. O sırada yanındaki masada duran lüks bir arabanın anahtarını gördü ve içinden "bir arabam bile yok" dedi. Kendini giderek daha da kötü hissediyordu. Tekrar yol çıktı, eve doğru giderken mutlu bir ilişkisi olan komşusunu gördü "hıh bu da nasıl hava atıyor sevgilisiyle" diye kıskanıp içindeki öfkeyi harekete geçirdi. Eve geldiğinde anahtar kapının deliğini bir türlü bulmuyordu, anahtar bile aksiydi…

Sizce bu kadının neye ihtiyacı var?

– Bulut olsa da her zaman güneşin var olduğuna inanmaya, umut gibi… 🙂

– "Keşke" ile başlayan cümlelerin yerine "rağmen" ile başlayan cümleler kurmaya…

– Kendine acımak yerine kendini sevmeye…

– Sahip olmadıklarının yerine sahip olduklarına odaklanmaya…

– Kıskanmak yerine insanların mutluluklarını kutsamaya…

Sizin neye ihtiyacınız var ?

Sevgi ve sağlıkla ilerleyin…

 

Arzu Bıyıklıoğlu

NLP Uzmanı ve Yaşam Koçu