Dinginlik; Tanrı’nın konuştuğu dildir. Ve bu dünyada var olan her şey bu dilin kötü bir tercümesidir. Dinginlik boşluğu anlatır. Dinginliğin farkına düşüncelerle varamayız çünkü dinginliğin bir biçimi, formu yoktur. Farkına varabilmek için dingin OLMAK gerekir. Yani düşünce olmadan bilinçli olabilmek.
Bir insan dingin olduğunda, fiziksel ve zihinsel bir varlık olmadan önceki haliyle temas kurar. Şu anki geçici varlığının ötesindeki gerçek ve sonsuz haliyle birleşir. İşte o zaman insan uyanık olur. Düşüncelerde kaybolmak yerine düşüncenin ardındaki farkındalık olur. O zaman düşünce, kendi başına hareket eden ve tüm hayatınızı yöneten otonom bir akış olmaktan çıkar. Farkındalık düşünceden ayrılır. Düşüncenin sizi kontrol etmesinin yerini farkındalığın hizmetkarı olması alır. Ve farkındalık Evrensel zeka ile kurulan bilinçli bir bağlantıdır.
Bu iki paragraf Echarte Tolle’nin Dinginliğin Gücü adlı kitabından çıkardığım küçük bir özet. Birazcık olsun ilginizi çektiyse ya da sizde bir merak kapısı açtıysa en kısa zamanda kitabı okumanızı tavsiye ederim. Yaşam Koçluğu ve Spritüel Koçluk ile ilgili sorularınız varsa bana www.arzubiyiklioglu.com adresinde ya da @arzubiyikliogluofficial sosyal medya hesabımdan ulaşabilirsiniz.
ICF PCC Yaşam Koçu & NLP Uzmanı
Arzu Bıyıklıoğlu