Öyle kadınlar var ki; başları dimdik, yürekleri şefkat dolu, içindeki yaratıcı gücün farkında. işte ben o kadınları seviyorum.
Bazı kadınlar var ki; beyim bilir değil beynim bilir, kalbim bilir diyebilen ve seçimlerini kendi yapıp her türlü sorumluluğu da alabilen. işte ben o kadınları seviyorum.
Öyle kadınlar var ki; erkeği rakip değil yol arkadaşı olarak görebilen, farklılıklarıyla sevebilen. işte ben o kadınları seviyorum.
Bazı kadınlar var ki; bütün erkekleri aynı kefeye koymadan, onurlandırılması gerekeni onurlandıran, bağışlanması gerekeni de bağışlayabilen. işte ben o kadınları seviyorum.
Öyle kadınlar var ki; başına, ayağına, diline, koluna neyi, kimi taktığının farkında olan. işte ben o kadınları seviyorum.
Bazı kadınlar var ki; erkeğin aklına, kalbine bakan, kabukların arkasındaki naif ruhuna âşık olan. işte ben o kadınları seviyorum.
Öyle kadınlar var ki; elinde aklında binbir hüner, durmadan sevgiyle üreten, sadece kendi varlığıyla hayata karışıp akabilen. işte ben o kadınları seviyorum.
Bazı kadınlar var ki, tüm bu meziyetlerini uluorta cesurca kullanabilen. işte ben onları daha çok seviyorum.
Eğer bir erkek böyle bir kadına rastlamamışsa henüz içindeki kadını iyileştirmemiştir. Ya da böyle bir kadın ona korkutucu geliyor olabilir. Oysa korktuğu kendi dişi yanıdır. Eğer bu dünyaya iki cins geldiyse insan, demek ki beraber yürüyeceğiz bu yolu, ahenk ve denge içinde. Böyle güzel kadınları görmek için, onları çoğaltmak için erkekler bilinçaltlarındaki kadını iyileştirmeli. Kadınları onurlandırmalı… Ve böyle kadınlar varlıklarını daha çok göstererek diğer kadınlara da içlerindeki potansiyeli kullanabileceklerini, değerli ve güçlü olduklarını hatırlatabilmeli.
Son söz de Hacı Bektaş Veli’den olsun 🙂
" Erkek dişi sorulmaz, muhabbetin dilinde.
Hak’kın yarattığı her şey yerli yerinde.
Bizim nazarımızda, kadın erkek farkı yok.
Noksanlıkta, eksiklik, senin görüşlerinde."
Sevgi ve sağlıkla ilerleyin…
Arzu Bıyıklıoğlu
NLP Uzmanı ve Yaşam Koçu