Üstüne Basa Basa Söylüyorum

//Üstüne Basa Basa Söylüyorum

Üstüne Basa Basa Söylüyorum

Evet, bugün üstüne basa basa yeni baştan koçluğu anlatmak istiyorum. Koçluğu yanlış tanıtan, işine geldiği gibi ya da kulağa hoş geldiği için farklı anlatan, araştırmadan tahmin edip önyargısıyla etiketleyen; yanlış anlamış olanların önyargısını kırmak için üstüne bas basa hatta çekiç vurarak koçlukla ilgili yanlış inanca sahip olanların inancını kırmaya niyet ettim J

KOÇLUK,“Ben on numarayım, mükemmelim, çok akıllıyım, oldum, taştım, aştım, sana kim olduğu ve olacağını söylerim, aklı da fikri de veririm, iyileştiririm, coşturur, kanatlandırırım; bir de üstüne iki dua okurum…” diyen ve bu anlama gelen hiçbir şeyi iÇERMEZ . Eğer biri bunları söylüyor ve yansıtıyorsa o Koç DEĞiLDiR.  Ayrıca 80’li yıllarda seyrettiğimiz “Beyaz Gölge” dizisinde basketbol takımını çalıştıran, yöneten koç Reeves’ın yaptığı gibi de değildir.

Peki, nedir KOÇLUK?

Öncelikle koçluk alan ve koç eşittir, profesyonel bir koç önce eşitliğe inanır. Ve her insanın içinde kendisini gerçekleştirmeye, sorunlarını çözmeye, hayallerini gerçekleştirmeye yetecek kadar potansiyelinin olduğuna inanır. Koç, kişide özfarkındalık yaratarak kendi potansiyelini açığa çıkarmasına aracılık yapar.

“ Koçluk hasta insanları iyileştirmekle ilgili değil,  sağlıklı insanları sıra dışı hedeflere ulaştırmaya odaklıdır.”

Koçluk kişinin kendi hayatından çıkıp kendisinse 360 derece objektif bir şekilde bakabilmesini sağlar. Kişinin kendi yarattığı engelleri, sınırlamaları görmesini sağlar. Kendi hakkında içgörü kazandırarak kendisini daha iyi tanımasını ve böylelikle kendinin ve bütünün hayrına olacak bir vizyon geliştirmesini sağlar. Ve bütün bunları, kendinize bugüne kadar sormadığınız doğru, çözüm odaklı soruları sorarak yapar. Çünkü koç, kişinin ihtiyacı olan bütün cevapları bildiğine inanır, koçluk alanın başaracağına inanır.

Koç, kendisine gelen kişiyi dinler, hem de sizi bugüne kadar belki de hiç kimsenin dinlemediği şekilde dinler. Yargısızca, hoşgörü ve güven çerçevesinde, değer vererek, satır aralarına kadar, hatta söylenmeyenleri bile dinler, gözlemler, size tekrar sizde olanı yansıtır ve onay alır.

Koçluk seansında bakış açınız genişler, çözüm odaklı düşünmeye başlar, görmediğiniz yanlarınızı görürsünüz. Muhteşem potansiyelinizin, sizi daraltan sınırlarınızın, çözümlerinizin ve yeni adımlarınızın neler olduğunu fark edersiniz. Ve bunu size koç söylemez; siz kendiniz bulursunuz.

Bugün dünyada pek çok yönetici, siyasetçi, sanatçı, CEO, şirket sahibi koçluk almaktadır. Niye? Kendi akılları olmadığı için mi? Yoksa daha iyisini yapabilmek ve yaşam dengelerini sağlamak için mi? Tabii ki ikinci şık J  Peki, koçluk sadece sanatçılar, yöneticiler, siyasetçiler için mi? Tabii ki değil, her insanın koçluk almaya ihtiyacı vardır. Koçların bile J Zaten profesyonel koçların yılda en az 4 seans koçluk almaları gerekmektedir.

Her insan biriyle konuşmaya ihtiyaç duyar. Biriyle konuşup içinizi döküp rahatlayabilirsiniz. Ama sonra yine aynı kısır döngüde dönmeye devam edersiniz. Ya da biriyle konuşmaya çalışırsınız, karşınızdaki sizi yargılar ve rahatlayamazsınız bile. Ya da biriyle konuşursunuz size aklı verip, ne yapmanız ya da yapmamanız gerektiğini söyler. “ AAA doğru, haklısın” dersiniz ve yine kendi kısır döngünüze dönersiniz, hiçbir şey yapmazsınız ya da yaptığınız işe yaramaz J Çünkü o onun hayatının aklıydı, sizde çalışmaz. Ama gerçek bir koç ile konuşursanız  bambaşka bir zihinle çıkarsınız koçluk görüşmesinden, görülmeyeni görür, çözümlere ve eyleme yönlenirsiniz.  Ve ne yapıyorsanız da kendi aklınızla yaparsınız.  Farkı yaratan sizsinizdir, başarıyı elde eden sizsinizdir. Koç size kendinizi keşfettirecek, sizi çözüme ve harekete geçirecek olan doğru ve güçlü soruları bilir. Güven ve değer ortamı yaratır, size ayna tutar, sizin için en iyi olanı bulmanıza destek verir. Hedefinizi veya içsel dönüşümünüzü gerçekleştirmeniz için size ışık tutar. Bütün bunların sonunda kendinizi yeniden doğurduğunuzda, bir üst bilince geçtiğinizde koç, yarattığınız güzelliklere vesile olma ve başarınıza tanık olma fırsatını verdiğiniz için size teşekkür eder.

Koçluk alabilirsiniz ya da almayabilirsiniz. Bu sizin seçiminizdir. şimdi bu yazıyı okuduğunuza göre artık tam olarak neyi seçtiğinizi ya da seçmediğinizi daha iyi biliyorsunuz. Niyetim yazımın başında da söylediğim gibi KOÇLUK ile ilgili yaratılan yanlış algının düzeltilmesiydi. Koçluğa yıllardır emek vermiş, hem kendinde hem başkalarının hayatlarında yaratmış olduğu muhteşem katkıyı görmüş bir insan ve bir koç olarak bunları bir kez daha yazmak istedim. En son diyeceğim de şudur ki; eğer şimdi ya da ileride bir koçluk almayı düşünüyorsanız “Allah sizi iyi ve gerçek koçlarla karşılaştırsın”. Tabii siz de iyi bir araştırma yapın J

Sevgi ve sağlıkla ilerleyin…

Arzu Bıyıklıoğlu

NLP Uzmanı ve Yaşam Koçu