Detaylarda boğulup, hâlâ neyin eksik olduğunu düşünmek ya da daha neyi ekleyebilirim, daha neyi öğrenebilirim diye bitmez tükenmez bir arayışın peşinde koşmak… Sonu olmayan bir iyileştirme süreci. Ne zaman biter? Asla bitmez sonu yoktur mükemmel olmanın. Hep daha iyi, daha farklısı vardır, olmaya devam edecektir.
Mükemmel olan eklenecek bir şey kalmadığında değil, artık çıkaracak bir şey kalmadığında olmuştur. 🙂
Başlamak için mükemmel olmana gerek yok ama mükemmel olmak istiyorsan başlaman gerekiyor. 🙂
Mükemmelliğin peşinden koşup bir türlü harekete geçemiyorsanız mükemmellik illüzyonunun içindesinizdir. Kendi içinde dönüp duran, kendini tekrar eden bir film gibi. Sürekli zihniniz neyin eksik olduğuyla meşgul olur. Bir türlü tatmin olmazsınız. Her şey o kadar tam olsun ki kimse size bir şey söyleyemesin istersiniz. Ama bu maalesef mümkün değil. Beğenenlerin yanında beğenmeyenler, sevenlerin yanında sevmeyenler, övenlerin yanında eleştirenler hep olacak. insanın kendisi de dahil buna. Bugün yaptığınız ve beğendiğiniz bir şeyi bir yıl sonra beğenmeyebilirsiniz. Mükemmel olmaya çalışmaktan deneyimlemeyi kaçırabilirsiniz, hata yaptığınızda çok uzun zaman hatanın analizini yapmaktan öğrenmeye, çözüme geçemeyebilirsiniz. Mutlu olmak için çooook bekleyebilirsiniz.
Belki de mükemmel olmanın tanımını yeni baştan yazsanız işler biraz daha kolay olabilir. "Mesela mükemmel olmak eldeki malzemeyle (bilgiyle) elinden gelenin en iyisini yapmak." Nasıl? Bu harekete geçmek, kendinden memnun olmak için daha davetkâr bir tanım olabilir mi?
Ya da siz mükemmel olmayı yeni bir çerçeveye oturtsanız ne olurdu? Sizi harekete geçirecek, kendinizi daha iyi hissettirecek bir bakış açısıyla yol almak hayatınızı kolaylaştırmaz mı? Evet dediğinizi duyar gibiyim. 🙂
Sevgi ve sağlıkla ilerleyin…
Arzu Bıyıklıoğlu
NLP Uzmanı ve Yaşam Koçu